Oğuz Destanı
Oğuz Destanı
Türklerin Müslüman oluşundan evvel varolan ve çok büyük bir ihtimâlle yazıya da geçirilmiş bulunan Oğuz Destanı, Oğuz Han etrafındaki menkıbelerden teşekkül etmiştir.
Türkler Müslüman olduktan sonra îslâmî motiflerle de bezenen Oğuz Destanı, evvelâ tarihçi Reşideddin tarafından yazılan “Câmiü’t-Tevârih” adlı tarih eserinin birinci ve ikinci ciltlerinde yazık olarak yer almıştır.
Bundan başka Ebülgazi Bahadır Han’ın (1603-1666) yazdığı “Şecere-i Terâkime” adlı eser de, Oğuz Destanı’nın yazılı ve mensur şekillerindendir.
İncelememizde esas alınan üçüncü nüsha ise, Reşideddin Oğuznâmesi’nin hülâsası mahiyetindeki 104 beyitlik manzum Oğuznâme’dirî Türk cemiyetinin yaşayışında mühim bir yeri bulunan ve âdeta erkeğin yaptığı işleri de yapabilmesi istenen bilhassa savaşçılık kadın, Oğuz Destanı’ndaki en mühim unsurlardan birisidir. Sosyal hayatın her yönünde ona rastlarız.