Mide Ülseri
Toplumumuzda çok sık görülen mide ülseri, stres ve beslenme alışkanlıkları ile yakından alakalı olduğu kabul edilen ülserlerin, son zamanlarda Helikobakter pilori ismi verilen bir mikrop tarafından meydana getirildiği ve antibiyotik tedavisi ile bu hastalığın tedavi edilebileceği anlaşılmıştır.
Fakat yapılan araştırmalar ve alınan neticeler bu bakterinin çevremizde oldukça yaygın olarak bulunduğunu ve tedavi edilse dahi çok kısa sürede yeniden vücuda girdiğini göstermiştir. Sonuçta yalnızca bu bakterinin ülser sebebi olmadığı anlaşılmıştır.
Ülserler genelde ince bağırsağın ilk bölümünde başlangıcında, midenin çıkışındaortaya çıkar. Midede daha ender gelişmektedirler. Her 2 halde de ülser gelişen bölümdeki dokular, mide asidine karşı duyarlı hale gelirler.
Kesin teşhis endoskopik inceleme sonucunda konur. Ülserler kendiliğinden kaybolabilir ve yeniden ortaya çıkabilir. Aktif durumda olduklarında, yemek yemekle kaybolan ağrılara sebep olurlar. Ağrının yanı sıra ağızda ekşime, yanma gibi hoş olmayan yakınmalara da sebep olabilirler.
Ülser sindirim kanalının mide özsuyuyla temas eden kısmında oluşan bir yaradır. Yemek borusuyla midenin birleşme bölgesinde, midede ve mideden hemen sonraki 12 parmak bağırsağında görülebilir. En sık onikiparmak barsak ülserine rastlanır. Ancak son senelerde ağrı kesici ilaçların yaygın kullanımına bağlı olarak mide ülseri çoğalmıştır.
Bütün insanların yüzde 5 ila 10’unun yaşamlarının bir döneminde ülser olur. Çok fazla görülmesine karşın sık bir ölüm sebebi değildir. Erkeklerde görülme oranı kadınlara göre daha çoktur.
Ülser oluşumunda birden fazla faktör vardır. En önemli etken; mide özsuyu ve içerdiği maddelerdeki artışın mide duvarına zarar vermesidir. Bununla beraber bu faktörlere karşı mideyi koruyan bileşimlerin azalması da mide duvarını asidin etkisine karşı savunmasız bırakarak ülsere neden olabilir. Ülser oluşumuna neden olan kimi dış etkenler de mevcuttur. Bu sebepler arasında; helikobakter pilori , sigara içimi, ağrı kesici ilaç alımı, kalıtsal yatkınlık ve stres en çok rastlanılanlardır. Helikobakter pilori son zamanlarda, ülser oluşumunda son derece etkili olduğu saptanmış bir bakteridir. Bu bakterinin mideden uzaklaştırılmasına yönelik ilaç tedavileri hem ülser hastalığının iyileşmesini hızlandırmakta, hem de yeniden oluşumunu büyük oranda engellemektedir.
Belirti ve yan etkileri
Ülserin en sık belirtisi ağrıdır. Ağrı, yanma ve tırmalanma şeklinde olabilir. Hastaların çok büyük bir bölümünde ağrı görülür. Bunun yanı sıra iştahsızlık, bulantı, kusma, şişkinlik ve erken doyma hissi de ülser belirtisi olabilir. Ülser hastalığında özellikle tedaviye gereken önem verilmediğinde dört ana komplikasyon gelişebilir. Bunlar ülserin kanaması, delinmesi, mide çıkışını daraltması ve karın içindeki diğer organlara yapışmasıdır.
Ülserin teşhisi nasıl koyulur?
Kesin teşhis radyolojik ve endoskopik inceleme ile konur. Radyolojik inceleme (mide filmi) kolay uygulanan ve nispeten ucuz olan bir yöntemdir. Fakat yüzde 20 oranında var olan bir ülser görülmeyebilir. Endoskopi (bir hortum vasıtasıyla mide ve onikiparmak bağırsağının görülmesi) tanı değeri çok daha yüksek bir yöntemdir. Ayrıca bu işlem sırasında biyopsi (parça) alma imkanı da vardır. Hangi yöntemin ilk olarak tercih edileceği hekime, hastaya ya da tetkiklerin maliyetine göre değişebilir.
Tedavisi
Ülser tedavisinin amaçları; ağrının geçirilmesi, ülser iyileşmesinin hızlandırılması ve tekrarın önlenmesidir. Tedavi; ilaç tedavisi ve cerrahi tedavi olarak ikiye ayrılır. İlaç tedavisi çok yönlüdür. Bu tür bir tedavide mide asidini azaltıcı ilaçlar, mideyi koruyucu faktörlerin etkisini artıran ilaçlar ve helikobakter piloriye karşı kullanılan ilaçlar kullanılır. Cerrahi tedavi günümüzde daha çok komplikasyon geliştiğinde tercih edilmektedir.
Ülser hastalarına beslenme tavsiyeleri
Diyette baharatlı, baklagiller içeren, çok soğuk besinlerden kaçınılmalıdır. Ancak ülser diyeti bugün artık modası geçmiş bir kavram olarak nitelendirilmektedir. Bu nedenle hastalar, kendilerinde şikayete yol açmayan her besini yiyebilir.
Eğer bir ülser tespit edilmişse;
İlaç tedavinize mutlaka uyunuz.
Başta aspirin olmak üzere mümkün olduğunca ağrı kesici kullanmayınız.
Yediğinizde size rahatsızlık veren besinlerden uzak durunuz.
Sigara içmeyiniz.
Özellikle ağrılı dönemlerde alkol kullanmayınız.
Stresten uzak durunuz.