Çin’de Kadın
Eski Çinliler arasında, aile içinde kadın hiçbir hakka sahip değildi. Toplumdaki hakim telakkiye göre, kadın insandan sayılmazdı. Bu yüzden Çinliler kız çocuklarına isim koymazlardı, onları 1. kız, 2. kız, 3. kız şeklinde sayıyla çağırırlardı (6).
Konfüçyüs’ün Öğretileri arasında ahlâk, adalet ve devlet konuları önemli yer tuttuğu halde, kadın konusuyla ilgili hemen hemen hiçbir şeye rastlanmaz. Konfüçyüs, kadın konusundaki eski gelenek ve telâkküerin aynen sürdürülmesinden yana görünür. “Kök sağlam tutmuşsa yol da gelişir. Atalara saygı ve itaat, işte insanlık budur” (7) der. Fırtınalı bir gecede evi yıkılan dul bir kadına, erkek komşusunun yardım etmeyişini ve onu evine almayışım “işte bu mükemmel” (8) diyerek tasvip eder. Çünkü Çinliler arasındaki hakim telâkki, kadından kaçmak gerektiği şeklindedir.