Bebeklik Dönemi (0-2 yaş) ve Gelişim
Bebeklik dönemi yaşamın ilk yıllarını ve ilk yirmi dört ayı kapsayan önemli bir gelişim dönemidir. Bebek bu dönemde fiziksel, psiko-motor, psikososyal, dil ve bilişsel gelişim alanlarına ilişkin önemli özellik ve beceriler kazanır. Bebek ve çocukların genel gelişim özellikleri, içinde bulundukları gelişim çağına ilişkin gerçekleştirebilecekleri gelişim ödevleri, gelişim düzeyleri, ilgi ve ihtiyaçları hakkında fikir sahibi olmadan çocuğun bakımı ve eğitimi ideal biçimde yapılamayacağı gibi, gelişim alanları da etkili biçimde desteklenemeyecektir. Bu nedenle ailelerin bebeklerinin geçireceği gelişim evrelerine ilişkin öngörü ve bilgi sahibi olmaları önemlidir. Bu nedenle gelişimle ilgili temel kavramların farkına varılması önemlidir.
A. GELİŞİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR
Büyüme: Vücudun sadece boy, kilo ve hacim olarak artışı. Büyüme değişik oranlarda ve değişik hızda gerçekleşebilir. Örneğin; Çocuğun fiziksel olarak değişmesi.
Olgunlaşma: Organların kendilerinden beklenen fonksiyonu yerine getirebilecek düzeye gelmesi için geçirilmesi gereken süreçtir. Örneğin; Çocuğun kas ve kemik yapısı gelişmediği zaman çocuk yürüyemez.
Gelişim: Olgunlaşma ve öğrenme ürünü gerçekleşerek ortak ilerlme yönündeki değişim. Bebeğin döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, duygusal bakımından en son aşamasına ulaşıncaya kadar gelişmesini ifade eder.
Kritik Dönem: Bireyin öğrenme veya gelişmeye eğilimli olduğu zaman dilimidir. Buna sihirli yıllarda denir. (0-6 yaş)
B. GELİŞİMLE İLGİLİ TEMEL İLKELER
Gelişim bir bütündür; Fiziksel, bilişsel, psiko-sosyal gelişim bir ilişkidir. Herhangi bir gelişim alanındaki aksama diğerlerini olumsuz etkiler. Gelişim süreklidir, belli aşamalarda ve nöbetleşe devam eder; Her dönem kendinden öncekinin devamı, kendinden sonraki dönemin hazırlayıcısıdır.
* Gelişim; Kalıtım, çevrenin etkileşimin ürünüdür.
* Gelişimde kritik dönemler vardır; Gelişimde bireysel farklılıklar vardır. 0-6 yaşı kapsayan okul öncesi dönem bütünü ile çocuk için kritik dönemdir. Örneğin, bazı çocuklar 5 aylık iken diş çıkartabileceği gibi bazıları 8 bazıları 10 aylık iken diş çıkarabilir.
* Gelişim genelden özele; Bebek ilk önce büyük kas kontrolünü sonra küçük kas kontrolünü kazanır. Baştan ayağa; anne karnında ilk önce kalp oluşur sonra kollar ve bacaklar şekil alır. Çocuk 6 aylık civarında önce oturur, sonra ayakta durur. İçten dışa doğrudur; bebek önce elleriyle bir şeyi kavrar sonra parmaklarını kullanarak bir şeyi alabilir.
C. GELİŞİME ETKİ EDEN ETMENLER
A- KALITIM: Kalıtım, gelişimi etkileyen önemli bir faktördür ve kalıtımın kapsamını annenin yumurta ve babanın sperm hücrelerinde bulunan 23’er adet kromozom belirlemektedir. Yumurta ve spermdeki 23 adet kromozom birleşerek zigotun çekirdeğindeki 46 adet kromozomu ya da 23 çift kromozomu meydana getirir. Her kromozom ana – babadan çocuğa geçerek özellikleri taşıyan 20.000 değişik kombinasyonlarda dizilerek geçer.
Genetiğin kuralları ve süreçleri çok karmaşık ve hızlı değişme göstermekle birlikte, burada özetle temel noktalardan bahsedilecek. Bunlar;
1. Genler her insanın doğasına ve oluşumuna katkıda bulunur.
2. ikinci önemli nokta; genotip ve fenotip arasındaki farklılıktır. Genotip ana – babadan kalıtımla getirilen tüm özelliklerdir. Fenotip ise bireyin ortaya çıkan gözlenebilir özellikleridir.
3. Diğer önemli bir genetik ilkesi de bazı özellikler baskın (dominant), bazı özellikler çekinik (resesif)tir. Çekinik özellikler, ancak ana – babada benzer genler olduğu zaman ortaya çıkarlar. Baskın özellikler ise anne ya da babadan birinde bu genler bulunduğu taktirde ortaya çıkarlar.
B- ÇEVRE: Spermin yumurta ile döllenmesinden itibaren belli çevre koşulları içinde bölünmekle çoğalmaktadır. Anne karnında bir tek hücre olan zigot, milyonlarca hücrelik bir organizma oluncaya kadar dölüt, embriyo, fetüs dönemlerinde uygun bir çevrede yaşamak zorundadır.
Çevresel Faktörler: Doğum öncesinde, annenin sigara dumanı olan bir çevrede, gürültülü bir çevrede yaşaması, kaygılı ve mutsuz bir yaşam sürmesi, fetüsü büyük bir ölçüde etkilemektedir. Doğum sırasında fetüsün oksijensiz kalması, çeşitli travmalara maruz kalması, kordon dolanması vb. çevre faktörleri bebeğin gelişimini olumsuz etkiler. Doğum sırasında ise bebeğin yaşadığı aile yapısı, bireyler arasındaki ilişkilerin niteliği, ailenin sosyo-kültürel statüsü, daha ileri yaşlarda akran grupları, okul ve toplumdaki diğer kurumlar vb. durumlar çevresel faktörlerden bazılarıdır.
Anne-Babanın Yetiştirme Tarzları: Aile içinde sevgi, sıcaklık, yaşamın ilk yılında bebeğin temel güven duygusunu kazanmada önemli bir roldür. Maalesef kimi aileler yıllar geçtikten sonra ya çocuklarına aşırı ilgi gösteriyorlar ya da tümden ilgisiz bırakıp onlarm kötü yollara düşmelerine neden oluyorlar. Örneğin; sürekli katı kurallar koyan, işleri yüzünden çocuklarını ihmal eden, mutlaka mesafe koyan, çocuklarına düşmanmış gibi davranan insanlar, kendi açılarından iyi bir şey yaptıklarını sanıyorlar ama sırf böyle davranışlar yüzünden çocuklar yaratıcılıklarından uzaklaşıp, içe kapanık, sürekli sevgi arayışında kalıyorlar.
Ailenin Parçalanması: Ailenin dağılması, boşanmalar, çocukları çok derinden etkileyen en büyük acılardır. Çocukların ailelerinin hep yanlarında olmasını ister. Çünkü bu onlara güven duygusu verir. Özelliklede küçük çocuklar anne – baba ayrılmış diye kendilerini sorumlu tutarlar. Çocukların daha kötüye gitmemesi için anne – baba çocuklarıyla kesinlikle etkileşimlerini sürdürmeleri, çocukların bu olayı daha çabuk atlatmasına yardımcı olacaktır.
C- HORMONLAR:
Doğrudan kana akıtan bezlere iç salgı bezi denir. İç salgı bezleri salgılarına da hormon denir. İç salgı bezleri, hipofîz, tiroid paratiroid, pankreas, böbreküstü bezleri, timüs.
Hipofiz: Kafatasında bulunur. Tüm salgı bezlerinin çalşmasını düzenler. Fazla yada az salgı salgılaması devlik yada cüceliğe neden olur.
Troid salgı bezi: Boğazın ön kısmında gırtlağın iki yanındadır. Trioksin adlı bir hormon salgılar. Troksin hormon, kemiklerin, kasların büyümesine, sinir sisteminin, kan dolaşımının çalışmasına etki eder.
Paratroid salgı bezi: Troid bezlerine bitişik dört küçük bezden oluşur. Vücudun kalsiyum ve fosfor dengesini sağlar. Kemiklerin gelişimini, kasların çalışmasını, kalp atışlarını vb. etkiler. Bu bezin az salgılanması kas ağrılarına ve kemiklerin bozulmasına; çok çalışması ise sinirlerin körleşmesine yol açar.
Böbrek üstü bezleri: Her iki böbreğin üstünde bulunur. Bu salgılar büyümeye, cinsiyete etki eder ve vücudun, duyguların yoğunluğundan korunmasını sağlar.
Cinsiyet salgı bezleri: Kadın erkekte cinsiyet gelişimini sağlar ve cinsel yaşamı sürdürmeye etkide bulunur.
Sonuç olarak hormonların salgılanması iç salgı bezlerinin çalışması, insanın büyümesine ve gelişmesine etki eder.