Kış Tatili

Dağda çocuklar normal düzeyde karbonhidrat, vitamin ve proteinin yanı sıra, bol miktarda kaloriye gereksinim duyarlar. Terle kaybedilen tuzun ve suyun yerine konması açısından kısa aralıklarla bol bol sıvı almaları gerekir.

Dağ tatilinde 1.000 m’nin üzerinde bir yüksekliğe çıkılması çocukta huzur­suzluğa neden olabilir. Aynca yüksek yerlere ani çıkışlar uyku verebilir. Ço­cuk dağa teleferik gibi hızlı araçlarla çıkmamalıdır. Ana babalar yolculuğu bölümlere ayırarak çocuğun çıkıştan da­ha az etkilenmesini sağlayabilir. Spora düşkün ana babaların kayarken sırtların­da çocuklarını taşımaları da tehlikelidir. Çocuk iyi korunduğunda soğuktan zarar görmez. Dağ ve kış sporları için hazırlanmış özel giysiler çocuğu soğuk­tan korur, Öte yandan çocuk günün en sıcak ve güneşli saatlerinde cildine yüksek koruma faktörlü bir krem sürü­lerek dışan çıkarılırsa sağlıklı bir bronzluk kazanır.
Işığın karda yansıması çocuğun gözlerine ciddi zararlar verebilir. Bü­yük çocuklar güneş gözlüğü takmaya alışıktır; genellikle de daha iyi koruyan koyu gözlükleri tercih ederler. Küçük çocuklara gözlük takılamıyorsa, gözlerinin keskin güneş ışınlarına maruz kal­ması önlenmelidir.

NE KADAR VE NASIL YEMEK?
Küçük çocuklar soğuğa karşı daha du­yarlıdır. Vücut yüzeyleri ağırlık-boy orantısı bakımından yetişkinlere göre daha geniş bir oranı kaplar. Dolayısıyla yetişkinlere oranla daha fazla su ve ısı kaybederler. Su ve ısı kaybı çocuklarda daha kolay meydana gelir. Az miktarda enerji depolayabilmeleri sık aralıklarla yemelerini ve içmelerini gerektirir. Fiz­yolojik olarak sürekli hareket etmeye yönelik olduklarından, çok enerji harcar ve kolayca terlerler. Böylece bol mik­tarda su ve tuz kaybederler. Bu durum kalbi ve dolaşım sistemini zorlar. Dağ­da küçük yaşta bir çocuğa kısa aralık­larla, yaklaşık ikî saatte bir sıvı verilme­lidir. Sıvının sıcak ya da soğuk olması Önemli değildir, ama bir miktar tuz içer­mesi ve enerji sağlaması gereklidir.
Su ve enerji kaybına karşı genellikle ayran, çorba, süt ve meyve sulan öneri­lir.
Karbonhidrat ve protein gereksini­mini karşılamak için ise peynirli ve jambonlu sandviç, pasta ya da daha bü­yük çocuklar için tost verilebilir.
Bu öneriler yemek aralan içindir. Aynca sabah, öğle ve akşam yemekle­rinde bütün besinler dengeli olarak ve­rilmelidir.

GİYİME DİKKAT!
Dağda giyime de dikkat edilmelidir. Yapışım ve fizyolojisini göz Önüne ala­rak çocuğu ısı kaybetmeyeceği bir bi­çimde giydirmeli, esnek giysiler ve ke­merlerle kan dolaşımı kolaylaştırılmalı­dır. Çocuğun ellerini ve ayaklanın so­ğuktan ve donmadan korumak için ge­niş ve kesinlikle su geçirmeyen çorap ve eldivenler giydirilmelidir. Islak ço­rap ve eldivenler zaman kaybetmeden değiştirilmelidir. Kulaklar ve baş da so­ğuktan ve rüzgârdan korunmalıdır.
Teleferik, telesiyej gibi hızlı araçlar­da yükseklik farkı basıncı değiştirir. Bu nedenle sinüziti olan çocuklar sinüslerde ve kulaklarda rahatsızlık duyarlar. Ço­cuk teleferikte kulak, alın ya da yanak ağrısından yakınırsa bunun nedeni sinü­zit olabilir. Bu durumda acilen bir heki­me başvurup tedaviye başlamak gerekir.
Sinüzit ya da kulak iltihabı ihmal edilirse beyinde apseye, mastoit iltiha­bına (kulağın arkasında yer alan mastoit yıkıntının iltihabı), kulak zan delinme­sine ve sağırlığa yol açabilir.

DENİZDE

Kışın da deniz kıyısında iyi zaman geçi­rilebilir. Güneşten ve temiz havadan bi­raz olsun yararlanılabilir. Ama kışın ta­til süresi kısadır. Bu balamdan kentin gerilimli ortamından uzaklaşmak ve do­ğayla iç içe yaşamak için en elverişli ta­til biçimini seçmek gerekir.
Çocuklar için deniz havası genellik­le sorun yaratmaz. Kendinden küçük kardeşini kıskanan bazı çocuklarda kar­deşinin annesiyle kalması, kendisinin tatil yerine yalnız gönderilmesi ya da herhangi bir nedenle eyden uzaklaştırıl­ması bazı değişikliklere yol açabilir. Bunun en açık örneklerinden biri gece idrar kaçırmadır. Bu genellikle fiziksel değil, ruhsal bir sorundur.

Ayrıca tatilde çocuğun uyku saatle­rine, beslenmesine ve dinlenmesine özen gösterilmelidir. Tatile çıkarken ço­cuğun sürekli kullandığı İlaçlar ve ateş düşürücü gibi her zaman gerekebilecek ilaçlar da götürülmelidir.
Göl kıyısında çocuklar gece nemden korunmalıdır. Hava değişikliği dağ ve denizdeki kadar değildir. Gene de bü­yük kentin trafik sıkışıklığı ve hava kir­liliği içinde yaşamak zorunda olan ço­cuk için göl ortamı sağlıklıdır. Evden uzak olmayan çayırlara gitmek ve or­man içinde rahatlatıcı bir yürüyüş yap­mak çok güzel ve yararlıdır. Çiçek top­lamak ve balık tutmak gibi etkinlikler kentli çocuğa heyecan verir, onu beden­sel ve ruhsal açıdan geliştirir.
Gerek kışın, gerek yazın deniz ya da dağ tatili çocuğa eğlenme, deneyim ka­zanma ve alışılmış çevreden farklı bir ortamda sosyalleşme olanağını sağlar.