Çiçek Hastalığı
Dünya Sağlık Örgütü’nün 1958’de çiçek hastalığına karşı başlattığı savaş 21 yıl sürmüş, 1979’da çiçek hastalığının dünya çapında eradikasyonu ile sona ermiştir.
TARİHÇE
Çiçek hastalığının ilk defa nerede görüldüğü ile ilgili bir bilgi yoktur. Tarihçiler, ilk defa MÖ10.000 yıllarında, kuzey-doğu Afrika, Çin veya İndus vadisindeki çiftçi topluluklarından çıkabileceğini düşünürler.
Hastalığın kontrolü için ilk önceleri, ”variolasyon” yani hastalığı deri yolu ile bulaştırma yöntemi geliştirilmiştir. Lady Motagu’nun İngiliz büyük elçisinin karısı olarak İstanbul’da görerek 1721’de Londra’da anlattığı aşı bu aşıdır.
Jenner’in bulduğu ve uyguladığı aşı ise “inek çiçeği” aşısıdır ve 1796’da yani 75 sene sonra yapılmıştır.
HASTALIĞIN KLİNİĞİ ve TEŞHİSİ
Çiçek hastalığının kuluçka süresi 10-12 gündür. Bu süre 7-17 gün olabilir. Bu zaman içinde sağlıklı olan kişide ani başlayan ateş, baş ağrısı, adale ağrısı ve sıklıkla olan bulantı ve kusma ile arazlar görülür. Bu arazlardan 2-3 gün sonra döküntüler ortaya çıkar. Su çiçeğinin aksine, döküntüler çevrede yani el, ayak ve yüzde fazladır, gövdede azdır.
Teşhis için, kompleman fiksasyonu, hemaglutinasyon ve nötralizan antikorlar kullanılırken, şimdi çok daha gelişmiş metotlar vardır. PCR, boğaz salgısından doğrudan virus aranması, özel bilgisayar çipleri (zebra chips gibi) bunlardan bazılarıdır.
BULAŞICILIK
Çiçek hastalığı, kuluçka süresince veya hastalığın döküntü öncesi ilk iki gününde bulaşıcı değildir. Döküntünün başlaması ile bulaşıcılık başlar. Bulaşma çoğunlukla damlacık yolu ile olur.
Korunmanın tek yolu aşılanmadır.
Biyolojik bir savaşta çiçek virüsünün kullanılma ihtimaline karşı Amerika’da aşı programı başlatılmıştır.
İlk olarak gönüllü şahısların aşılanması ile, daha sonra bu şahıslardan kan alınarak, çiçek aşısı komplikasyonlarına karşı “Gamma-globulin” stoğu yapılmıştır. Bunu takiben ordu mensupları ve sağlık personeli aşılanmasına geçilecektir. Şu anda hiçbir memlekette çiçek aşısı satılmamaktadır.
Ülkemizde böyle bir aşı programı düşünülürse, ilk yapılacak iş gönüllü şahıslardan “Gamma-globulin” hazırlanması olmalıdır. Zira, hiçbir ülkenin kendi vatandaşlarının kanından hazırlanan bu maddeyi diğer bir ülke vatandaşına kullandıracağını zannetmiyorum.
Aşı maalesef o kadar masum bir aşı değildir. Aşı adaleye veya cilt altına verilen bir aşı degildir. Aşı cildin üst tabakalarına uygulanır.
İki türlü aşı vardır:
1.Dana-lenf aşısı :Dryvax (Wyeth ve Aventis)
2.Doku kültürü aşısı : (Acambis/Baxter)
BAGIŞIKLIK
-Primer aşılamada : 5 sene sonra koruyuculuk azalır, 20 senede tamamen biter.
-İkincil aşılamada : Bağışıklık 30 sene ve üzeri devam eder.
-Çiçekle temas sonrası : 2-3 gün içinde yapılırsa koruyabilir.
4-5 gün içinde yapılırsa, ağır hastalıktan korur.
AŞININ YAPILMAMASI GEREKEN DURUMLAR
– Hamilelik
– Bağışıklık sistemi bozuklukları
– Yaygın deri hastalıkları (akne,yanıklar,impetigo gibi)
– Bağışıklık sistemini baskılayıcı tedaviler (Kemoterapi,radyoterapi)
– İltihaplı göz hastalıkları
– Egzema (mevcut, geçirilmiş veya iyileşmiş dahi olsa)
– Aşının içindekilere karşı allerji olması (Dryvax aşısı; polymyxin B sulfate, streptomycin sulfate, chlortetracycline hydrochloride ve neomycin sulfate ihtiva eder.)
AŞININ YAPILIŞI
1.Aşı deriye ortası yarık, çatallı özel iğne ile yapılır.
2.Aşı yapılmadan önce deriye kesinlikle alkol veya benzeri sürülmemelidir. Hiçbir ön hazırlığa gerek yoktur.
3.Özel iğne aşı şişesine daldırılır ve taşıyabildiği kadar küçük bir damla,c ilde 5mm. Alan içine 15 darbe olacak şekilde uygulanır. Bu darbeler, deriyi kızartacak şiddette olmalı ama kanatmamalıdır.
4.Aşının fazlası bir gazlı bezle alınır ve dikkatli bir şekilde atılır. (Bütün atık maddeler biyolojik atık torbası ile atılmalıdır.)
5.Aşıyı yapan kimse kendisine bulaştırmamaya özen göstermelidir.
NORMAL AŞI REAKSİYONLARI
-0 . gün :Aşı yapılır
-3-4.gün :Papül oluşur
-5-6.gün :Vezikül ve etrafında kızartı oluşur
-8-9.gün :Püstül oluşur
-12.gün ve sonrası :Püstül kabuk tutar
-17-21 .gün :Kabuk düşer ve yara ortaya çıkar
NORMAL KABUL EDİLEN FARKLI REAKSİYONLAR
-Aşının etrafında daha küçük uydu lezyonlar oluşması
-Lenf bezlerinin şişmesi
-Aşı bölgesinde ödem oluşması
-Aşı çevresinin fazla kızarması
AŞI KOMPLİKASYONLARI
– Aşı sonrası oluşan ensefalit (1 milyonda 15 vakada)
– Aşının başka bölgelere taşınması
– Aşı yerinde bakteri enfeksiyonu oluşması
– Egzema vaksinatum
– Eritema multiforme
– Yaygın bir hal alması, generalize olması
– Aşı yarasının düzelmemesi, yaranın kapanmaması
– Gözde keratit yapması
GAMMA GLOBULİN (VIG) KULLANILMASI
1. Tavsiye edilen durumlar:
-Aşının başka bölgelere yaygın olarak taşınması
-Ağır egzema vaksinatum vakaları
-Generalize olması
-Aşı yarasının düzelmemesi
2.Tavsiye edilmediği durumlar:
-Aşının başka bölgelere kısıtlı taşındığı durumlar
-Hafif egzema vaksinatum vakaları
-Eritema multiforme
-Aşı sonrası oluşan ensefalit
3. Zararlı oldugu durumlar
-Gözde keratit
Görüldüğü gibi aşı çok masum bir aşı değildir.Eğer aşı yapılacak ise mutlaka devlet kontrolünde belirli bir plan dahilinde yapılmalıdır. Şahsi girişimler ve gelişi güzel uygulamalar fayda yerine zarar verecek, lüzumsuz aşılamalar yapılacak veya halk gereksiz yere aşıdan soğutulacaktır. Soğuk kanlılıkla gelişmeleri incelemek en hayırlısıdır. Dünya Sağlık Teşkilatı’nın elinde 200 milyon kişiye yetecek kadar aşı mevcuttur. Panik yersizdir.