Bebeklik Döneminde Psikomotor Gelişim – I

Psikomotor gelişim, fiziksel büyüme ve merkezi sinir sisteminin gelişimine paralel olarak organizmanın isteme bağlı hareketlilik kazanması olarak tanımlanır. Doğduğunda sadece refleksif hareketlere sahip olan bebek, yürüme becerisini kazanarak çevrede hareket etmeye bağlar. Ayrıca çevresindeki nesneleri keşfetmek, anlamak ve hareket ettirmek için ellerini özgürce kullanır. Çevresindeki nesnelerle temasıyla, tepkileri edilgenken, nesneleri etkileyen etken duruma gelir. Yürüme ve elle tutma davranışları bebeklik döneminde kazanılmış olur. Bebeklerdeki hareketlerle ilgili bu gelişme motor gelişimi ifade eder. Motor hareket anlamında olup, bebeğin gelişimi boyunca bedenini kontrol altına almasıdır.

Psikomotor Gelişim

Hareket veya motor becerilerin gelişimi algısal, bilişsel ve sosyal becerilerin gelişimine paralel gelişir. Dil gelişimi ile birlikte, bebek ve yaşamındaki önemli diğer kişiler arasında bir iletişim ve etkilenim biçimi oluşturur. Bebeğin gelişiminin tüm boyutlarına etki eder.
Çocuk organizmasının en önemli özelliklerinden birisi de sürekli büyüme, gelişim süreci içinde olmasıdır. Bu süreç içerisinde çocuğun gelişimi görünen ve görünmeyen büyüme ile gelişmeyi de kapsar. Dünyaya gelen her birey, daha anne karnında iken fiziksel olarak gelişmeye başlar. Dünyaya geldiğinde de bu gelişim hızlanarak devam eder. Önceleri refleks olan bu hareketlerin bazıları (refleks olarak ömür boyu devam ederken) bazıları da zamanla organların bilinçli olarak kullanılması ile motor becerilere dönüşür.

Bu beceriler:
a. Büyük kas motor becerileri (Bedeni kullanma)
b. Küçük kas motor becerileri (El ve ayağı kullanma) olarak iki kısımda incelenir.

Büyük kas motor becerileri, aynı zamanda ‘kaba motor beceriler’ veya ‘geniş kasların kullanılması’ diye de anılmaktadır. Emekleme, ayakta durma, yürüme, koşma, salınım, dönme, yuvarlanma, zıplama, denge gibi hareketler üzerideki kontrolü anlatmak için kullanılmaktadır. Küçük kas motor gelişimi ise; aynı zamanda ‘ince devinimsel beceriler’ olarak da adlandırılabilmektedir. Eli ve ayağı kullanma becerileri ile nesne becerilerini kapsar. Tutma, kavrama, yazma, yırtma, çizme, yapıştırma, kesme gibi beceriler örnek olarak gösterilebilir. Insanın gelişimi, sürekli olmakla birlikte bu sürekliliğin hızı her yaşta aynı değildir. Örneğin döllenmeden doğuma kadar olan evrede çok hızlı bir büyüme süreci yaşanır. Her gelişim evresi, diğer evrelerden farklı bir hızda gelişir ve insanın değişik yaşlarını kapsar.
Çocuk için yaptığı her motor hareket, sözsüz iletişim anlamındadır, Motor davranışlar yolu ile dış dünya ile iletişim kurar. Kazandığı yeni beceri ile de kendi dünyasının genişlemesine ve yeni deneyin yapmasına yardımcı olur. Fiziksel gelişim, psikoflnötor gelişim ile birlikte gitmektedir ve birbirinden ayrı düşünülemez. Bir çocuğun çevresini tanıması ve çevresini yönetme becerisine kavuşma sürecinde ‘motor gelişimi’ son derece önemlidir. Bu süreçte, çocuğun bağımsızlığını tanımasında ve yönetmesindeki rolü de göz ardı edilmemelidir. Bunun yanı sıra çevresine uyum sağlaması ve sosyal faaliyetlerde varlık göstermesi için de ‘psikomotor’ gelişim iyi anlaşılmalıdır. Psikomotor gelişimin sağlıklı olması, fiziksel gelişiminin yanı sıra zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimlerine de önemli katkı sağlar.
Motor becerilerinde baştan aşağıya ve bedenin merkezinden dışa doğru bir gelişim seyri görülür.

1. Refleksler: Bebekler geniş refleksler topluluğuyla dünyaya gelirler. Emmeye başlama refleksi, arama refleksi, yutma refleksi, moro refleksi, babinksi refleksi, yakalama refleksi, adım atma refleksi bunlardan bazılarıdır. Bu reflekslerden çoğu doğumdan sonraki 3-5 ay içinde azalarak geçmektedir.

2. Motor Yeteneklerin Gelişimi: Yeni doğanın hareket yetenekleri fazla etkileyici değildir. Çocuğun ilk kazandığı yeteneğin başını kaldırmak olduğu, bunun ardından el ve kollarını kullanabildiği, nihayet ayak ve bacaklarını kullanmaya başladığı görülmüştür.

0 ay – Fötal duruşunu sürdürür.

1. ay – Çenesini kaldırabilir.

2. ay – Göğsünü kaldırabilir.

3. ay – Başarısız uzanmalarda bulunur.

4- ay – Destekle oturur.

5. ay – Kucağa oturup nesneleri yakalar.

6. ay – Mama sandalyesinde oturup sallanan nesneleri yakalar.

7. ay – Kendi başına oturabilir.

8. ay – Yardımla ayağa kalkabilir.

9. ay – Sandalyeye tutunarak ayakta durabilir.

10. ay – Emekler.

11. ay Eli tutulduğunda yürüyebilir.

12. ay Bir şeyi tutup kendini çekerek ayağa kalkabilir,

13. ay Dört ayak üzerinde merdiven çıkabilir.

14. ay – Kendi başına ayakta durabilir.

15. ay – Kendi başına yürüyebilir.
16. ay – Yakalama becerisinde; 6 aylık bebek nesneyi tüm eliyle yakalamaya çalışır, 9 ay civarında yakalama davranışı tüm parmaklar tarafından tutulan yürütülür ve 2 yaşında sadece başparmak ve işaretparmağı ile küçük nesneleri yakalar.

Motor Gelişimde Olgunlaşma ve Öğrenme:  Bebeğin bedenini kontrol edebilmesi hem bedenin yeterli olgunluğa ulaşmasına hem de öğrenmeye bağlıdır. Hareket alanı genişler ve beden üzerinde kontrolü artar. Yürüme, konuşma, mesane ve bağırsak kontrolü, elle tutma ve el kontrolü gibi beceriler olgunlaşmaya bağlı motor becerilerdir. İki temel hareket yeteneği, yürüme ve elle tutma bebeklik döneminde gelişmektedir. Olgunlaşma sürecinin hızlanması ya da geciktirilmesinde ise çevresel koşulların etkili olduğu bilinmektedir. Hareket etmesine yeterince izin verilmeyen, az ilgi gösterilen az oyun oynanan ve zamanını yatağında geçiren bir bebek normalden daha geç yürüyebilirken, bunun zıttı tutumlarla karşılaşan ve zamanını oyun oynayarak geçiren, özgürce hareket etmesine ortam oluşturulan bebeklerin motor etkinlikleri daha hızlı gelişir. Çünkü oturma ve yürüme gibi etkinlikleri bebeklikteki sinir, kemik ve kas sistemindeki gelişime bağlı olmakla beraber, bebeğin bedenine tanınan özgür ortamlarda bu hareketlerin tekrar tekrar denenmesi ve etkinliklerle hızlandırır.
Motor gelişim olgunlaşma ve öğrenme çerçevesinde 3 temel ilkeye göre gerçekleşir. Bunlar;

a. Spesifik olarak gerçekleşen harekete geçme: Bebeğin bu dönemde hareketleri sadece bedeninin büyük kasları ile gerçekleşmektedir.

b. Baştan ayağa doğru gelişim: Kasların gelişimi başa en yakın kaslarla başlar ve bedenin daha aşağısında bulunan kol ve bacak gibi vücuda eklemle bağlı organlardaki kaslarla devam eder. Bebeğin ilk olarak göz kaslarının kontrolü gelişir, daha sonra başını kaldırabilir ve son olarak yürümeyi gerçekleştirebilir.

c. İçten dışa doğru gelişim: Bebekler bu evrede önce kolunu omuzdan kullanma becerisini geliştirir, sonra bileklerinin ve parmaklarının kontrolünü gerçekleştirir.

Psikomotor Yetenekler: Psikomotor beceriler ya da yetenekler bir işin yapılması sırasında kullanılan bilinçli zihinsel etkinliğin yönlendirdiği koordineli kas etkinlikleridir. Örneğin el yazısı yazma, daktilo yazma, piyano çalma birer psikomotor beceridir. Motor yetenek, vücudun bir ya da birden fazla organının katıldığı kas hareketi ya da işlemidir. Psikomotor öğrenme, çocuğun doğumundan sonra psikomotor yeteneklerin gelişmesine bağlı kalarak ve yaşı ilerledikçe hızlanarak devam eder. Çocuk doğduğu anda hareket edebilecek ve bazı psikomotor davranışları yapabilecek durumdadır. Hatta ana rahmindeyken bile bazı hareketler yaptığı, dış etkilere karşı bazı yalın tepkiler gösterdiği bilinmektedir. Buna bakarak eğitimciler, eğitim-öğretimin doğumdan önce başladığını söylerler. Doğumdan sonra psikomotor yetenekler hızla gelişir. Psikomotor öğrenme, bu yeteneklerin gelişmesine bağlıdır.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ
kadın sitesi kategoriler